Türkiye ekonomisi, yılın ikinci çeyreğinde finans, hizmetler ve sanayi sektörleri öncülüğünde yüzde 7,6 ile beklentilerin üzerinde büyüdü.
Büyüme verisini yorumlayan iş dünyası temsilcileri rakamların memnun edici olduğuna dikkat çekti.
İSO: Güçlü büyüme performansı korundu
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye’nin yılının ikinci yarısında yüzde 7,6 büyüyerek, yüksek büyüme odaklı hedefine uyumlu şekilde bir büyüme skoru elde ettiğini belirterek, ekonominin yılın ilk yarısı boyunca güçlü büyüme performansını koruduğunu vurguladı.
Bahçıvan, “Sanayimizin ilk çeyrekte 8,2 olan yıllık büyüme oranı ikinci çeyrekte yüzde 7,8’e gerilese de Türkiye büyümesine paralel bir seyir göstererek dirençli görünümünü koruduğunu söyleyebiliriz. Bu direnci, özellikle imalat sektöründe birinci çeyrekteki yüzde 8 olan büyümenin ikinci çeyrekte yüzde 9,1’e çıkmasında daha net görmekteyiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Verilere bakarak sanayi sektörünün büyüme içindeki payını koruduğunu aktaran Bahçıvan, şunları kaydetti:
“Sanayinin büyümeye değerli katkısını sürdürmekle birlikte, bir durağanlaşmanın da hafiften kendini göstermekte olduğunu söylememiz gerekiyor. Özellikle İSO olarak her ay açıkladığımız Türkiye İmalat PMI verileri ile Avrupa’dan gelen resesyon haberlerinin ihracatımızda yaratabileceği olası olumsuzluklar, ekonomimizin büyümesinde de bir ivme kaybı olabileceğini işaret etmektedir.
İçinde bulunduğumuz çeyrekteki bu öncü göstergeler, bize sanayinin güncel sorun ve beklentilerinin bitirilebilmesinin, sanayimizin büyümeye istikrarlı katkısını sürdürebilmesi açısından ne kadar önem arz ettiğini ortaya koymaktadır.”
İTO: Umut verici
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, “Küresel ekonominin yavaşladığı bir süreçte Türkiye ekonomisinin yılın ikinci çeyreğinde elde ettiği yüzde 7,6’lık büyüme istihdam, üretim ve ihracatımızın geleceği adına umut vericidir. Hem çeyrekten çeyreğe hem de yıllık bazda gerçekleşen bu büyüme, istikrarlı bir gelişim patikasında ilerlediğimizin de ispatıdır.” ifadelerini kullandı.
MÜSİAD: Yatırımların hızlanması dikkate değer
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı, küresel ekonominin henüz Kovid-19 şokunu tam anlamıyla atlatamadan Rusya-Ukrayna Savaşı’yla ciddi bir sarsıntı yaşadığı yılın ikinci çeyreğinde, Türkiye ekonomisinin yüzde 7,6 oranında büyüme kaydetmiş olmasını oldukça değerli bulduklarını ifade etti.
Çin’in yüzde 0,4, ABD’nin yüzde 1,7, İngiltere’nin yüzde 2,9, Euro Bölgesi’nin ise yüzde 3,9 büyüdüğü bu dönemde Türkiye’nin, G20’de 2’nci sırada yer alarak küresel ekonomi içerisinde yine pozitif ayrıştığını ifade eden Asmalı, “Söz konusu büyümeye 13,9 puanlık katkı sağlayan iç talebin yanı sıra, net dış talebin 2,7 puan ve yatırımların ise 1,2 puanlık pozitif etkileri, Türkiye ekonomisinin homojen bir büyüme kaydettiğine işaret etmesi bakımından oldukça önemli bir gösterge olmuştur.” değerlendirmesinde bulundu.
Asmalı, ilk çeyrekte büyümeye katkısı 0,3 puanla oldukça sınırlı kalan yatırımların ikinci çeyrek itibariyle hız kazanmasının dikkate değer bir gelişme olduğuna dikkati çekerek, “Bu dönemde imalat sanayiinde kaydedilen yüzde 9,1’lik genişleme ve hizmetler sektöründe gözlenen yüzde 18,1’lik artış da büyümenin güçlü seyrine önemli katkılar vermiştir. İnşaat ve tarım sektöründe gözlenen daralmaların ise yılın ikinci yarısında pozitife dönmesini bekliyoruz.” açıklamasını yaptı.
ATO: Zorluklara karşı direnci göstermesi açısından önemli
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, Türkiye ekonomisinde yılın ikinci çeyreğinde elde edilen yüzde 7,6’lık büyüme rakamına ilişkin, “Pandemi, tedarik zincirlerinin bozulması, Rusya-Ukrayna Savaşı, enerji sorunları gibi küresel ekonomiyi etkileyen şartlara rağmen sağlanan büyüme, Türkiye ekonomisinin zorluklara karşı direncini ve reel sektörünün dinamizmini göstermesi açısından önemlidir.” ifadesini kullandı.
ASKON: Büyüyen nadir ülkelerden biri olacak
Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın, Türkiye ekonomisinin 7.6 büyümesinin güven ve istikrarın eseri olduğunu belirterek, “Şu anki gidişat ve verilere bakıldığında istikrarlı gidişatını sürdüren ve güven ortamını sağlayabilen Türkiye 2022 yılında ekonomisini büyütebilen nadide ülkelerden biri olacaktır.” ifadelerini kullandı.