EBRU USTA/BLOOMBERG HT PARA VE SERMAYE PİYASALARI MÜDÜRÜ
Gerek seçim öncesi bekleme dönemi olması gerekse de yatırımcıların, geçtiğimiz yılki rekor yükselişlerin ardından gerileyen Borsada alternatif yatırım araçlarını tercih etmeleri düşüşte etkili unsurlar olarak öne çıktı. Ayrıca ilk çeyrekte ödenen temettüler ile sermaye artırımı sonrası hisselerde yaşanan oynaklıklar da ilk çeyrek performanslarında etkili oldu.
Pandemi döneminin başladığı 2020 yılında borsada sert satışlar yaşanmış ve ilk çeyrekte yüzde 21,6’lık kayıpla başlayan yıl, ikinci çeyrekte kayıplarını telafi ederek yüzde 30 yükselmişti.
2021 yılında ise borsada yüzde 5,7’lik kayıp yaşanırken BIST-100 endeksi yılın tamamında ise yüzde 25,8 kazançla yılı tamamlamıştı.
Geçen yıl tüm çeyreklerde kazanç vardı
2022 yılında küresel piyasaların aksine Borsa İstanbul, negatif reel faizler ve yüksek enflasyon ortamında getiri arayışının merkezi haline gelmişti. 2022 yılının tamamında yüzde 200’e yakın artış kaydeden BIST-100 endeksi 2022 yılının ilk çeyreğinde yüzde 20’lik kazancıyla dikkat çekmişti. Yılın tüm çeyreklik dönemlerinde pozitif tarafta kalan borsada ikinci çeyrekte yüzde 7,7, üçüncü çeyrekte yüzde 32 ve son çeyrekte yüzde 73 primle kapanışlar yapmıştı.
Bu yılın kayıp/kazançları 10 yıllık ortalamalarının tersine bir resim çiziyor
Aylık bazda bakıldığında 2023 yılının ilk ayını yüzde 9,7 kayıpla tamamlayan Borsa İstanbul, deprem felaketinin yaşandığı, Borsa İstanbul’un kapandığı ve ardından gelen birçok tedbirle açıldığı Şubat ayını yüzde 5,2 primle tamamladı. 10 yıllık ortalamalarda, Ocak ayındaki yüzde 3,8 prim, Şubat ayındaki yüzde 1,3’lük kayıp ve Mart’taki yüzde 0,7’lik primin aksine 2023 yılındaki aylık getiri/kayıpların ters bir resim çizdiği görülüyor.
Sektörler ve hisseler bazında getiri ve kayıplar
BIST-100’ün yıl başından bu yana yüzde 12 kayıp yaşadığı ilk çeyrekte deprem sonrasında pozitif ayrışan sektörler arasında çimento sektörü ilk sırada yer aldı. Buna bağlı olarak ilk çeyrekte getiride ilk sırada, yüzde 50’nin üzerinde getirisiyle Oyak Çimento yer aldı. 2. sırada ise gıda enflasyonu beklentilerinin etkili olduğu Migros yer alırken Migros’u, geçen yılın da getiri şampiyonları arasında yer alan Girişim Elektrik izledi. En çok kazanç sağlayan dördüncü hisse Stellantis anlaşmasının ardından gelen alımların etkili olduğu Tofaş Türk Otomobil Fabrikası oldu. Tofaş ilk çeyrekte yüzde 15’ten fazla getiri sağladı.
Geçen yılın en çok artan şirketleri arasında yer alan enerji şirketleri, bu yılın ilk çeyreğinde negatif ayrışan şirketler arasında ilk sıralarda yer alırken en yüksek kayıpta Aydem Yenilenebilir Enerji yüzde 45’lik kayıpla ilk sırada yer aldı. Aydem’i Odaş Elektrik izledi.
Bankacılık sektörü de ilk çeyrekte negatif ayrışan sektörler arasında
Banka hisseleri eknom yönetimi tarafından getirilen regülasyonlar ve kredi-mevduat makasındaki negatif ayrışma nedeniyle baskı altında kaldı.
Bankacılık endeksi yılın ilk çeyreğini yüzde 11 kayıpla tamamlarken hisseler arasında artıda olan tek hisse yüzde 3 civarı sınırlı kazançla İş Bankası C hissesi oldu.
Halka arz hisselerinde kazançlar rekor seviyelerde
Yılın başından bu yana toplamda 10 halka arz gerçekleştirildi. Halka arzlara özellikle bireysel yatırımcının talebi rekor seviyelere yükseldi.
Yılın ilk günlerinde halka arz edilen Oncosem hissesinde kazanç, ilk çeyrekte yüzde 700’ü geçti. Astor hissesinde getiri de yüzde 300’ü geçerken SDT Uzay Savunma hissesinde kazançlar da yine yüzde 300’e yaklaştı.
Borsada ilk çeyrek kaybının yanı sıra son dönemde düşük işlem hacmi dikkat çekici bir aşamaya ulaşmış, yatırımcı sayısında rekor kırılmasına rağmen, borsada işlem hacmi Aralık’taki gördüğü zirveden ciddi düzeyde gerilemişti.