Dünya Ticaret Örgütü (WTO) birkaç hafta önce mal ticaretinin 2023’te yüzde 1,7 büyüyeceğini belirtmişti ancak bu tahmin şimdiden biraz iyimser görünüyor.
Oxford Economics Cuma günü, küresel mal ticaretinin bu yıl yüzde 0,6 küçüleceğini tahmin ederken, bu rakam Aralık’taki yüzde 0,2’lik düşüş görünümünde gerilemeye işaret ediyor.
Küresel gerileme dönemlerinde ticaretin genel olarak GSYİH’den daha fazla düştüğünü belirten Oxford Başekonomisti Adam Slater, hem daha karanlık hem de daha iyimser bir görünüm için birkaç neden sıraladı:
Oxford olumsuz faktörleri olarak otomobil, havacılık ve yarı iletkenler gibi hala pandemi dönemindeki aksaklıklarla boğuşan alanlarda sektörel zayıflık; başta sermaye varlıkları olmak üzere küresel talebi azaltan merkez bankalarının faizleri artırması; yakın sınırlardan ticarete önem vererek Çin’den uzaklaşan Batı’nın bunu yapmaya devam etmesinin muhtemel olması ve orta vadede ticaret üzerinde sorun oluşturabilecek daha düşük doğrudan yabancı yatırım olarak sıraladı.
Kurum olumlu tarafta ise enerji fiyatlarında zirve seviyelerinin görüldüğünü, navlun maliyetlerinin pandemi öncesi seviyelere geri döndüğünü ve hizmet ticaretinin güçlü bir şekilde toparlandığını kaydetti.
ING ekonomisti Rico Luman ise mal ticaretinde bu yıl yüzde 1, gelecek yıl ise yüzde 2 büyüme öngörüyor. Luman, Bert Colijn ile birlikte yazdığı 20 Nisan’da yayınlanan bir raporda, ticaretin geçen yılın Eylül ayından bu yana yüzde 5’ten fazla düştüğüne dikkat çekti.
Ukrayna savaşının etkileri
Ticaret büyümesi için yapılan tahminler arasındaki farklar, gelişmiş ekonomilerdeki olası durgunluklar, ABD ile Çin arasındaki derinleşen bölünmeler ve Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı gibi faktörlerin neden olduğu artan belirsizlikleri yansıtıyor.
Bloomberg’den Alberto Nardelli ve Ewa Krukowska’nın geçtiği habere göre, Avrupa Birliği, Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan yeni bir yaptırım paketinin bir parçası olarak, Rusya üzerinden transit geçiş yapan birçok mala yasak getirmeyi teklif edecek.
“Çin ile ticaret azalıyor”
Ocean Network Express’in CEO’su Jeremy Nixon, Capital Link Singapur Denizcilik Forumu’nda “ABD ile Çin arasındaki ticaretin kaldıracını kaldırdığını görüyoruz. ABD’deki birçok şirket, Çin’den gelen ithalat miktarını azaltmak istiyor.”
Ancak ING’ye göre, küreselleşme tersine çevrilmiyor. Bunun yerine, Hollanda bankasının takip ettiği ithalat yoğunlaşma endekslerinde yansıtıldığı gibi, kaynak çeşitlendirmesi pandemi öncesi seyrinde devam ediyor.
ING ekonomistleri, “Koronavirüs nedeniyle tedarik zinciri sorunlarına, jeopolitik risklere ve üretim kesintilerine rağmen, küreselleşmede son 15 yılda görülen istikrarlı trendden anlamlı bir sapma yaşamadık” diye yazdı.
Gördükleri şeyin, ABD ve AB arasında ithal kaynak yoğunluğu konusunda göze çarpan farklar olduğunu belirten ING ekonomistleri, “ABD şu anda ana çeşitlendirme gücüdür. AB’de, şimdiye kadar pandemik şokun dışında nispeten az çeşitlilik olduğunu not ediyoruz” dedi.
Daha uzun vadede, Kovid kesintilerine bağlı arz baskılarının azalması, küresel ticarette yapısal değişikliklere neden olacak jeopolitik kargaşaya yol açıyor.
ING ekonomistleri, “Küreselleşmeden uzaklaşma şu anda gündemde olan bir konu olsa da, bunun gerçekten gerçekleştiğine dair çok fazla kanıt görmüyoruz. Gelişmiş ekonomilerin başta ABD olmak üzere ticaret ortaklarını çeşitlendirdiğini görüyoruz, Avrupa’da ise bu eğilimin daha fazla zaman alması muhtemel” değerlendirmesinde bulundu.