İSTANBUL (AA) – Üsküdar Üniversitesi, NPİSTANBUL Hastanesi, NP Etiler & Feneryolu Tıp Merkezi, Türk Psikolojik Danışma Rehberlik Derneği ve Pozitif Psikoloji Enstitüsü paydaşlığında Üsküdar Üniversitesi tarafından düzenlenen Uluslararası Pozitif Psikoloji Kongresi'nin 6'ncısı gerçekleştirildi.
Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, alanda çalışmalar yürüten, uzman isimleri ağırlayan ve Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu'nda 2 gün süren kongrenin bu yılki teması, “Kişiler Arası İlişkilerde Pozitif Psikoloji” olarak belirlendi.
Kongrenin “Onur Konuğu” Melbourne Üniversitesi'nden Dr. Tayyab Rashid, “Olumlu İlişkilerin Yörüngeleri” konusunu değerlendirdi. Dr. Tayyab Rashid'e konuşmasının ardından plaket sunuldu.
Açıklamada kongredeki konuşmasına yer verilen Rashid, ilişkilerde duyguların paylaşılmaması halinde ilişkiden haz alınmadığını, bunun da ilişkileri kötü etkilediğini belirterek, ilişkilerde tarafların birbirinden sakladığı sırların ilişkiye etkisini değerlendirdi.
Rashid, “Yapılan araştırmalar gösteriyor ki insanların yüzde 97'sinin ilişkisinde en azından bir sırrı var. Ortalamada ise bireyler 13 sırra sahip. Taraflar genelde sırlarını birbirinden saklama eğilimi gösteriyor. Paylaşırsa ilişkisini kötü etkileyeceğini düşünüyorlar çünkü. Sırrını partneriyle paylaştığında kişiyi kırılgan yapacağı veya partnerinin reaksiyonunun yıkıcı olacağı kaygısını taşıyor. Bu nedenle de sırlar paylaşılmıyor.” ifadelerini kullandı.
Araştırmaların tam tersine bir sırrın partnerle paylaşılması halinde beklenenden daha fazla anlayış görüldüğünü gösterdiğini vurgulayan Rashid, uzun süre sır saklamanın bedelinin daha ağır olacağına dikkati çekti.
– “Paylaşmak tarafları birbirine daha da yakınlaştırıyor”
Rashid, ilişkilerde açık iletişimin önemini vurgulayarak, mutluluğun sadece pozitif şeylerin konuşularak inşa edilemeyeceğini, zorlu konuların konuşulup partnerle paylaşılabiliyor olmasının da iletişimi güçlendirici etkisi olduğunun altını çizdi.
Sırların kendiliğinden ortaya çıktığında bomba etkisi yarattığına değinen Rashid, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ancak taraflar o sırrı kendileri açık iletişim ile paylaşmaları halinde partnere o sırrı hazmetmek için zaman tanımış oluyor. Paylaşmak tarafları birbirine daha da yakınlaştırıyor. Böylece beklentiler kontrol edilebiliyor ve güven inşa ediliyor. Beklentilerin yeniden kalibrasyonu sağlanıyor. Herkesin kırılgan ve zayıf tarafları olabilir. Sırrın paylaşım şekli de burada çok önemli. Güvenli bir çerçevede paylaşılırsa ilişkiyi güçlendiriyor. Sırrın güvenli bir çerçeve paylaşılması dedik. Bunun yöntemlerinden biri de detaylı konuşmalar için fırsat olabilecek açık hava, doğa yürüyüşleri olabilir.”
– “Sürekli değişen bir kişiyi sevmeyi öğrenmeliyiz”
İnsanların bir önceki yıla oranla değiştiğini ve geliştiğini ifade eden Rashid, bu yıl olunan kişinin, geçen yıl olunan kişi olmayacağına belirtti.
Rashid, “Sürekli değişen bir kişiyi sevmeyi öğrenmeliyiz. İnsanlar değişir. Araştırmalar, tutkulu aşkların daha kırılgan olduğunu gösteriyor. Sağlıklı olan tutkulu ilişkileri sürdürebilmek, tutkulu duyguları sürdürmek zordur. Zamanla tutku azalabilir. Yine araştırmalar gösteriyor ki sonuç dikkat çekici, boşanmaların yarısı yüksek değil tam aksi düşük çatışmalı ilişkilerde görülüyor. Yani boşanmaların birinci nedeni çatışmalar değil, romantik tutkunun olmaması aslında. İlişkilerde yeni ve heyecan verici deneyimlere birlikte katılmak bu nedenle çok önemli. Evliliklerde birlikte büyümek ve gelişmek, ilişkisel özgelişim önemli. Kişisel gelişimle ilişkisel gelişim birlikte ve entegre olmalı.” ifadelerini kullandı.
İyi olma hali için zaman yoksunluğuna dikkati çeken Rashid, araştırmaların pozitif ilişkiler için zaman yoksunluğunun değil, zamanı verimli kullanmamanın strese neden olabileceğini gösterdiğinin bilgisini verdi.
Rashid, sağlıklı bir ilişki için zamanda denge kurulmasının da önemli olduğunu ifade ederek, çiftlerin boş zamanlarını üretici faaliyetlere ayırmasının insanı dönüştürüp geliştireceğini de vurguladı
– “Mükemmellik arayışını bir kenara bırakın”
Pozitif bir ilişki için kişilerin kendisinin ve partnerinin problematik yönlerini kabul etmesinin de gerekli olduğunun altını çizen Rashid, çiftlere, “Mükemmellik arayışını bir kenara bırakın. Minnettarlık çok önemli. Küçük bir takdir ifadesi önemli. Affedici olmak ve deneyimler paylaşabilmek.” önerisinde bulundu.
Rashid, mutluluğun sadece son çıkan telefonu almak demek olmadığını vurgulayarak, çiftler arasında küçük kahkahalar, sohbetler, küçük bir fidanı sulamak, tanımadığın insanın kahvesinin parasını ödemek, doğaya saygı duymak, sarılmaların da mutlu hissettireceğinin altını çizdi.