BERLİN (AA) – Alman kamu yayıncısı WDR tarafından hazırlanan “Birlik, Adalet ve Çeşitlilik-Irkçılık ve Aidiyet Arasında Milli Takım” başlıklı belgesel, Almanya A Milli Futbol Takımı’nın başarısı için ter döken ve bundan gurur duyan yabancı kökenli futbolcuların toplumun bir kesimi tarafından dışlandıkları ve ırkçı söylemlere maruz bırakıldıklarını ortaya koydu.
Bu bağlamda yayımlanan ankete katılanların yüzde 21’nin Alman Milli Takımı’nda daha fazla “beyaz oyuncu” görmek istediğini belirtmesi ve katılımcıların yüzde 17’sinin de milli takım kaptanı İlkay Gündoğan’ın Türk kökenli olmasının “üzücü olduğunu” ifade etmesi tartışmaları beraberinde getirdi.
Matur: “Amatör takımda da zaten hep ırkçılığı görüyorduk, yaşıyorduk”
Alman toplumunda artan ırkçılık, profesyonel futbolda olduğu gibi amatörlerde de sorun yaratıyor.
Berlin Futbol Federasyonu Sosyal Sorumluluk Biriminden Sorumlu Başkan Yardımcısı Matur, AA muhabirine amatör futboldaki ırkçılığa ve söz konusu ankete ilişkin değerlendirmede bulundu.
Matur, dünya ve Avrupa şampiyonaları öncesinde her zaman siyasetin futbola taşındığını belirterek, “Biz amatör takımda da zaten hep ırkçılığı görüyorduk, yaşıyorduk.” ifadesini kullandı.
Anketin sonucuna tepki gösteren Matur, “Elbette yanlış öyle bir şey. Amatörlerde olduğu gibi Alman Milli Takım’da da yabancılar olacak, yabancı kökenli insanlar olacak.” şeklinde konuştu.
Matur, kamuoyu araştırmalarında aşırı sağcı popülist Almanya için Alternatif (AfD) Partisi’nin oy oranının birkaç ay öncesine kadar yüzde 20 civarında olduğunu anımsatarak, “Yani bu (anket) AFD gibi bir partinin, ırkçıların almış olduğu oya baktığınızda ırkçılık spora da yansıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Alman Milli Takımı’nın toplumu da yansıtması gerektiğini vurgulayan Matur, Almanya’da her ülkeden, her kültürden insanların yaşadığına işaret ederek, “Bunlar zenginliktir. Futbolun da böyle bir zenginliği ön plana çıkardığını anlamıyorlar. Burada önemli olan kim başarılıysa, kim formayı hak ediyorsa o oynayacak. Bu Ali olur, İsmail olur, Ahmet olur veya Hans olur, Jan olur; hiç fark etmez.” şeklinde görüş belirtti.
Matur, Almanya’da futbolda ırkçılığa dikkat çekerek, “Amatör futbolumuzda sahalarda halen ırkçılık mevcut. Bu nasıl siyasette yukarılarda oluşuyorsa, bir yerde sahalara da yansıyor.” ifadesini kullandı.
Bunun önüne geçmeye çalıştıklarını ve projeler geliştirdiklerini ifade eden Matur, cezaların arttırıldığını, birisine “pis Türk” veya “pis Arap” söylenmesinin aynı şekilde sahada hakeme tükürme gibi 6 maç ile cezalandırıldığını kaydetti.
Matur, kendisinin de maruz kaldığı ırkçı olayların olduğunu belirterek, Berlin Türkiyemspor Kulübünde yöneticilik yaptığı sırada, kulübün isminden dolayı ırkçılık yaşadığını söyledi.
Bunu diğer göçmen kökenlilerin kurduğu kulüplerin temsilcilerinin de yaşadığını aktaran Matur, Almanya’nın doğusundaki Chemnitz’deki bir deplasman maçında yaşananlara da dikkati çekerek, “Orada 90 dakika boyunca 3 bin 600 seyirci varsa bunun 1000’ni ‘pis Türkler gidin buradan evinize’ ve “sizi Yahudiler gibi yakacağız’ diye şeyler söyledi. Düşünün orada oynayan futbolcu nasıl tedirgin oluyor. Her an için ‘sahaya mı atlayacaklar’, ‘Bir gol atarsak üstümüze mi gelecekler’ diye düşünüyor.” dedi.
Berlin’e 300 kilometre mesafede olan Chemnitz’e 30 kadar taraftarın da gittiğini aktaran Matur, “Onlar da bunlara karşılık verince tellerin üzerinden atladılar. Orada köşeye sıkıştırdılar. Polis yetişmezse aman Allah, belki birçok yaralımız ve kaybımız olabilirdi.” şeklinde konuştu.
Matur, saha dışında da ırkçılık yaşadığını belirterek, “Tuvaletlerimiz kapalı, yeri geliyor kahve vermiyorlar, yani insanlar bunlara maruz kalıyor.” görüşüne yer verdi.
Irkçılığın yanında İslam düşmanlığının da arttığını ifaden Matur, “Bu da yıllardır gelişerek had safhaya ulaştı.” diye konuştu.
Yaşanan olayları gençlerin kaldıramadığını da aktaran Matur, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çocuklarımız 15-16 yaşında oluyor, böyle bir şey kaldıramıyorlar. Kulüp başkanı vasıtasıyla bize ulaşıyorlar, bazı gençlerimiz direkt bana ulaşıyor. Çünkü Alman kulübünde oynayıp da ırkçılığa maruz kaldıklarında antrenörünün ve başkanın arkasında durmadığını söylüyorlar.”
“Irkçılıktan dolayı sporu bırakan gençlerimiz var”
Matur, ırkçı olayların çoğunlukla doğu eyaletlerinde yaşandığını aktararak, “Yani bir Afrika kökenli ve siyahi futbolcu gördüklerinde, muz atılması, maymun sesleri çıkarılması, ‘pis Türk, senin burada daha ne işin var’ gibi, yani bu ırkçı söylemlerin söylendiğini genç arkadaşlar aktarıyor.” bilgisini paylaştı.
Bu gençlerin bunları yaşadığında performansların düştüğünü, morallerinin bozulduğunu aktaran Matur, “Her an için bir yerden bir saldırı geleceğini düşünerek, yeri geldiğinde bu sebeplerden dolayı futbolu bırakan gençlerimiz var. ‘Ben artık futbol oynamayacağım’ deyip sporu bırakan gençlerimiz var maalesef.” şeklinde konuştu.
Irkçılık sorununu tek başına spor kulüplerinin çözemeyeceğini aktaran Matur, burada görevin siyasetçilere düştüğünü ancak sunduğu bazı projelere destek olunmadığını anlattı.
“10-18 maç arasında ırkçılık ve İslam düşmanlığı konusunda şikayet var”
Kendisinin 30 kişilik ekiple çalıştığını belirten Matur, “Hepsi böyle olayların yaşanmaması için her hafta sonu sahalarda. Bunları önlemeye çalışıyorlar ve olayları rapor ediyorlar. Biz burada gerekeni yapıyoruz.” dedi.
Berlin’de hafta sonu amatör liglerde 1400 maç yapıldığını ifade eden Matur, şunları söyledi:
“Her hafta sonu bu karşılaşmalardan bize 30-35 şikayet geliyor. Bunların içerisinde elbette şiddetten dolayı maçın iptal edilmesi de var ama onları ayırsak belki her hafta sonu 10-18 maç arasında ırkçılık ve İslam düşmanlığı konusunda şikayet var. Maçın ya iptali var ya da cezalar var.”
Oğuzhan Matur: “Alman toplumuna kabul edilmiş hissetmiyorum”
Berlin Türkiyemspor’da yetişen ve Süper Lig’de Hatayspor forması giyen Oğuzhan Matur da futbolda yaşanan ırkçı olayların gençler üzerinde psikolojik etki bıraktığını dile getirdi.
Oğuzhan, milli takımdaki oyuncular ırkçılığa uğradığında, onları örnek alan gençlerin bundan etkilenip etkilenmediğine ilişkin soru üzerine, bir süre önce Alman Milli Takımı’nın Sierre Leone kökenli futbolcusu Antonio Rüdiger’in sosyal medyadan bir fotoğrafını hatırlatarak, “Bu fotoğrafa gelen yorumları okurken, hem üzülüyorsun hem içinde sinir oluşuyor. Çünkü Mesut Özil olayından sonra devam eden bir şey. Sonra bir şey yok denilerek o olay susturuldu. Ancak bu sorun böyle davam ediyor. İnsanlar bunun büyük bir sorun olduğunu görmek istemiyor. Üzülüyorsun.” değerlendirmesinde bulundu.
Yaklaşık 4 yıldan beri Türkiye’de futbol oynadığını aktaran Oğuzhan, “Artık kendimi önceki gibi Alman toplumuna kabul edilmiş hissetmiyorum. Çünkü böyle şeylerin devam etmesi bir şeyler yapılmaması büyük bir sorun.” diye konuştu.
Babası Mehmet Matur’un 20 yıldan beri gönüllü olarak Berlin’de ırkçılıkla mücadele konusunda uğraş verdiğini anımsatan Oğuzhan, “Bunun için çabalamak isteyen birçok insan olması lazım. ‘Bir şey değiştirmem değil de, hep birlikte bir şey değiştirelim ‘diye bir mantık olması lazım.” dedi.
Oğuzhan, ırkçılık konusunun sürekli üst kurumlarda dile getirilmesi gerektiğini kaydetti.
Muhabir: Erbil Başay