Hidrojen Bağları Cilt Sensörlerine İlham Oldu, Yüz İfadeleri Artık Kelimelere Dökülebilecek. İnsanın makinelerle etkileşime girmesine izin veren esnek cilt sensörleri, iletişim araştırmacılarının uzun zamandır hedefi olmuş ancak zayıf güvenilirlik ve istikrar gibi konular hep problem olmuştur. Çin’deki araştırmacılar bunu aştı ve insan yüz ifadelerini bir bilgisayara iletebilen, oldukça iyi ve hassas, kendi kendine bir sensörü başarıyla kurdu.
Bu teknoloji, konuşma bozukluğu olan kişilerde geniş kapsamlı etkilere sahip olabilir, bu da, gerçek zamanlı sezgisel konuşma işlemlerini ulaşılabilir bir seviyeye getirir.
Sichuan Üniversitesi’nden araştırmacı olan Xinxing Zhang, esnek sensörler yaygın olarak rapor edilmesine rağmen, çoğu sinyal işleme ve komut çıkışı olmadan sinyal toplama işlemini durdurur “diyor. Nanoyapılı iletken ağ tasarımı sayesinde, sensörümüz yüz ifadeleri veya ses teli titreşimleri gibi küçük insan hareketlerini hassas bir şekilde tespit edebiliyor.’
Sensörlerin dinamik yapısını elde etmek için Zhang ve ekibi, DNA’daki sağlam hidrojen bağlarından ilham aldı. Daha sonra, nanoyapılı iletken bir ağ, biyolojik türevli karboksil selüloz nanokristaller ve kitosanla dekore edilmiş epoksi lateksi kullanılarak oluşturuldu. Nanokristaller, zengin bir karboksilik ve hidroksil kaynağı sağlarken, kitosan bol amino, asetamid ve hidroksil grupları sağladı. Bu kombinasyon, iki malzeme arasında çoklu hidrojen bağlarının oluşmasına izin verdi.
Yüze tutturulduğunda, sensörler yüz kaslarının hareketlerinden kaynaklanan gerginliği yorumlar. Bu, algılayıcıda güncel bir değişikliğe neden olur ve bu bilgi yorumlamak için beraberindeki bir yazılım paketine gönderir. Bu, gelecekteki iletişim teknolojileri için önemli sonuçlar doğurabilir. Zhang ve ekibi, yüz ifadesi tanımada ve potansiyel olarak elektronik bir gırtlak geliştirme konusunda teknolojilerinin gelecek vaat ettiğine inanıyorlar.