Elejtrikli araçlara rağbet büyük. Her 10 tüketiciden 4’ü elektrikli araç almayı planlıyor.
EY’ın (Ernst & Young) Mobilite Tüketici Endeksi’ne göre; gelecek 12 aylık dönemde elektrikli araç satışlarında patlama yaşanacak. Endeks kapsamında gerçekleştirilen ankete katılan tüketicilerin %41’i gelecek yıl elektrikli araç almayı planlıyor
Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY, Mobilite Tüketici Endeksi’nin sonuçlarını açıkladı. Endeks; Avustralya, Kanada, Çin, Almanya, Hindistan, İtalya, Japonya, Yeni Zelanda, Singapur, Güney Kore, İsveç, Birleşik Krallık ve ABD olmak üzere 13 ülkeden 9.000’den fazla tüketicinin elektrikli araç satın almaya ilişkin görüş ve eğilimini yansıtıyor.
Anket sonuçlarına göre; elektrikli araç satışlarında gelecek 12 aylık dönemde patlama yaşanacağı öngörülüyor. Gelecek yıl araç satın almayı planlayan her 10 tüketiciden 4’ü (%41) elektrikli araç satın almayı planlıyor. Söz konusu oranın Kasım 2020’deki endeks sonuçlarına göre 19 baz puan yükseldiği görülüyor. Bununla birlikte halihazırda elektrikli araç sahibi olan tüketicilerin %77’si bir sonraki aracının da elektrikli olacağını ifade ediyor.
Genel araç talebi de arttı
Genel olarak tüketicilerin %50’si elektrikli ya da yanmalı motor bir araç satın almayı planlıyor. Söz konusu oranın Kasım 2020’deki endeks sonuçlarına göre 17 baz puan yükseldiği görülüyor. Tüketicilerin %65’i elektrikli ya da yanmalı motor bir araç satın almayı gelecek 12 aylık dönem için planlıyor.
Tüketici çevreye karşı sorumlu hissediyor
Anket sonuçları elektrikli araçlara olan ilginin temelinde çevresel endişelerin yer aldığını gösteriyor. Tüketicilerin %78’i Covid-19 pandemisinin çevresel konular ile ilgili farkındalığını arttırdığını belirtiyor. Elektrikli araç satın almayı planlayanların %53’ü bireysel olarak kendi çevresel etkilerini azaltmanın sorumlulukları olduğunu dile getiriyor.
Ankete katılan tüm tüketicilerin %66’sı elektrikli bir araç için daha fazla ücret ödemeyi kabul edebileceğini belirtirken, bir sonraki aracının elektrikli olacağını söyleyenlerde bu oran %91’e yükseliyor. Öte yandan elektrikli araç satın almayı planlamayan tüketiciler için fiyat en önemli belirleyici faktör olarak öne çıkıyor.
“Elektrikli araçlarda dönüm noktasındayız”
EY Türkiye Mobilite Sektör Lideri Serdar Altay konu ile ilgili olarak, “Elektrikli araçlarda bir dönüm noktasındayız. Pandeminin etkilerinin devam ettiği bu dönemde tüketicilerin araç satın alma iştahlarının yüksek olmasının yanı sıra elektrikli araçlara yönelik talebin kayda değer şekilde arttığını görüyoruz. EY olarak elektrik araçların 2033 yılına kadar küresel araç satışlarını domine eden bir konuma geleceğini öngörüyoruz. Diğer bir önemli nokta ise çoğu tüketicinin çevresel kaygılar veya uzun vadeli maliyetlerin daha düşük olacağının anlaşılması nedeniyle elektrikli araç için daha fazla ücret ödemeye istekli olması. Bu da tüketici davranışında hem kendileri hem de dünyamız için faydalı olacak büyük bir değişim olduğunu gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu.
Şarj altyapısı ile ilgili endişeler devam ediyor
Elektrikli araç pazarının ivmelenmesi beklenirken, diğer taraftan şarj altyapısı ile ilgili belirsizlikler devam ediyor. Elektrikli araç satın almayı planlamayan tüketiciler için şarj altyapısı en önemli belirleyici faktörler arasında yer alıyor. Elektrikli araç satın almayı planlayan tüketiciler de benzer endişeler taşıyor; %38’i yeterli sayıda şarj ünitesi bulunmadığını ifade ediyor. Elektrikli araç sahibi tüketicilerin %84’ü şarj etme lokasyonlarının ve %78’i ise şarj etme hızının en önemli sorunlar olduğunu belirtiyor.
EY Hakkında
EY olarak amacımız; müşterilerimiz, çalışanlarımız ve toplum için değer yaratırken aynı zamanda sermaye piyasalarında güvenin ve daha iyi bir çalışma dünyasının oluşmasına katkıda bulunmaktır. Dünya çapında 150’den fazla ülkede, sahip olduğumuz veri ve teknoloji ile hizmet veren ekiplerimizle, denetimde güveni sağlarken müşterilerimizin gelişmesine ve dönüşmesine destek oluyoruz. Bağımsız denetim, danışmanlık, hukuk, kurumsal finansman, strateji ve vergi hizmetlerimizle iş dünyasının karşılaştığı zorluklara yeni çözümler sunacak doğru soruları soruyoruz.
EY adı küresel organizasyonu temsil eder ve Ernst & Young Global Limited’in her biri ayrı birer tüzel kişiliğe sahip olan, bir veya daha çok, üye firmasını temsil edebilir. Sınırlı sorumlu bir Birleşik Krallık şirketi olan Ernst & Young Global Limited müşteri hizmeti sunmamaktadır.
Kişisel Verileri Koruma Kanunu (KVKK) kapsamında; EY’ın kişisel verileri nasıl topladığı, kullandığı ve bireylerin sahip olduğu haklara dair bilgilere ey.com/tr_tr/privacy-statement adresinden ulaşabilirsiniz. EY üye şirketleri yerel kanunların yasakladığı bölgelerde hukuk hizmeti sunmaz.
GLİSERİN NEDİR?
Genellikle gliserol olarak da adlandırılan gliserin, tatlı bir tada sahip renksiz, kokusuz ve
zehirli olmayan bir sıvıdır. Su ve alkol ile karışabilen gliserin doğal veya sentetik olabilir.
Doğal gliserin, hayvansal veya bitkisel yağların hidrolizinin bir sonucu olarak üretilir. Hidroliz,
bir maddenin suya tepki göstermesi ve bunun sonucunda kimyasal bir bağın
parçalanmasıdır. Sentetik gliserin, petrol, propilen ve klor içeren kimyasal işlemlerle üretilir.
GLİSERİNİN FAYDALARI NELERDİR?
– Antibakteriyel, antifungal ve antiviral özelliklere sahiptir.
– Cildi nemlendirir.
– Cildi besler.
– Cildin su dengesini korur.
– Cilt kırışıklıklarını giderir.
– Cilde yumuşak ve pürüzsüz bir görünüm verir.
– Cildin zararlı UV ışınlarına karşı korunmasına yardımcı olur.
– Cilt rengini açar.
– Sivilceleri azaltır.
– Dudakları nemlendirir.
– El ve ayak nasırlarına iyi gelir.
– Ağız içi yaralarına karşı etkilidir.
– Egzama ve sedef hastalığına iyi gelir.
– Topuk çatlaklarını iyileştirir.
– Kulakta yer alan kirleri akıtır.
– Nemli saça uygulandığında saçların onarılmasını ve güçlenmesini sağlayarak dökülmeleri
azaltır.
DMRSÜREN Kimya Ltd Şti
0216 4421200-0552 3307100
www.kimyadeposu.com
Kaucukdergisi.com
Kaynak; logisticusdergisi.com