Nükleer enerji alanında önde gelen ülkelerden biri olan Güney Kore, son yıllarda yurt dışında yürüttüğü ve talip olduğu nükleer santral projeleriyle uluslararası alanda iddiasını artırmak istiyor.
Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, 2022’de iktidara gelişinin ardından ülkedeki siyasi yönelimi kökten değiştirerek nükleer enerjiye yeniden başat rol verdi.
Yurt dışındaki ilk nükleer enerji santrali projesini Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) tamamlamak üzere olan ülke, yeni dönemde Türkiye’den Polonya’ya, Mısır’dan Uganda’ya farklı ülkelerdeki santral projelerine ilgi gösteriyor.
Güney Kore, ABD, Fransa, Çin, Japonya ve Rusya’nın ardından en fazla nükleer enerji kapasitesine sahip altıncı ülke konumunda bulunuyor. Resmi verilere göre nükleer enerjiden elektrik üretimi, 2021 itibarıyla 24,7 gigavata ulaşmış durumda.
Ülkede toplam elektrik üretiminin yüzde 27,4’ü nükleer enerji santrallerinden sağlanıyor. Nükleer enerji, kömür ve doğalgazın ardından üçüncü sırada.
5 nükleer santralde 25 reaktör faal durumda
Güney Kore’de ilk nükleer santralin yapımına 1972’de başlandı. Ülkenin güneydoğusundaki liman şehri Busan’ın bir kıyı köyünde kurulan Kori Nükleer Santrali’nin ilk reaktörü, 1978’de faaliyete geçti. Onu 1983’te Wolsong, 1986’da Hanbit, 1988’de Hanul ve 2016’da Saeul santralleri izledi.
Mevcut santrallerin yanında 2011’de “Yeni-Kori”, 2012’de “Yeni-Wolsong” ve 2022’de “Yeni-Hanul” adıyla ilave üniteler yapıldı. “Cheonji Nükleer Santrali” adı verilen yeni bir projenin de yapımı gündemde.
Bu 5 nükleer santral ve 3 ilave ünitesinde toplam 25 nükleer reaktör faal durumda bulunuyor. 2 nükleer reaktör ömrünü tamamlarken 3 yeni reaktör yapım halinde ve 2 yeni reaktörün daha yapımı planlanıyor.
Kori’de 3, Yeni-Kori’de 2, Wolsong’da 3, Yeni-Wolsong’da 2, Hanbit’te 6, Hanul’da 6, Yeni-Hanul’da 1 ve Saeul’da 2 reaktör çalışabilir halde bulunuyor.
Kori’deki 1 numaralı reaktör 2017’de, Wolsong’daki 1 numaralı reaktör 2019’da ömrünü tamamlamasının ardından kapatıldı.
Yeni Hanul’daki 2 numaralı, Saeul’daki 3 ve 4 numaralı reaktörler yapım aşamasında, Yeni Hanul’daki 3 ve 4 numaralı reaktörlerin ise yapımı planlanıyor.
Yeni nükleer santral Cheonji’nin 1 numaralı reaktörünün 2028’de, 2 numaralı reaktörünün ise 2029’da faaliyete geçmesi hedefleniyor.
Yüzde 51’i devlete ait
Güney Kore’deki nükleer santrallerin tümü, yüzde 51 hissesi devlete ait Kore Elektrik Enerjisi Şirketi (KEPCO) tarafından işletiliyor.
Elektrik üretimi, iletimi, dağıtımı ve altyapı inşasından sorumlu şirket, nükleer santrallerin yapımını ve mühendislik hizmetlerini KEPCO E&C iştirakiyle yürütürken, işletmesini Kore Hidro ve Nükleer Elektrik Şirketi (KHNC) üstleniyor.
İlk yıllarda ABD, Fransa ve Kanada yapımı basınçlı su reaktörlerini (PWR) kullanan Güney Kore, zaman içinde KEPCO’nun geliştirdiği “OPR-1000” ve sonraki nesil “APR-1400” reaktörleriyle kendi teknolojisini üretti.
KEPCO, Güney Kore’deki diğer sanayi kuruluşlarıyla kurduğu konsorsiyumlarla da nükleer enerji alanında tasarım, tedarik ve mühendislik hizmetlerinde özel sektör işbirliğini geliştirme yönünde adımlar da atıyor.
Temmuzda KEPCO ve iştiraklerinin de aralarında olduğu 42 kamu teşebbüsü ve özel şirket, “küçük modüler reaktör” (SMR) adı verilen yeni nesil fisyon reaktörlerinin geliştirmesi için bir ittifak kurdu.
Nükleer enerjide siyasi eğilim değişti
Enerji tüketiminin yüzde 85’ini fosil yakıtlardan karşılayan Güney Kore, enerjisi ithalatçısı konumunda. Ülke, kaynakların kısıtlılığı nedeniyle enerjisinin yüzde 98’ini ithal etmek zorunda. Bu yüzden nükleer enerji, Güney Kore’nin genel enerji ihtiyacının karşılanabilmesi için kritik önemde.
Ülkede 2017-2022 yıllarında görev yapan Devlet Başkanı Moon Jae-in, nükleer enerjinin aşamalı olarak tasfiyesini savunuyordu.
Moon, 2017’de ülkenin ilk nükleer reaktörü Kori-1’in ömrünü tamamlaması vesilesiyle düzenlenen törende, “nükleer santrallerle ilgili tüm politikayı gözden geçireceğini”, “nükleer santral geliştirme siyasetine son vereceğini” ve “Güney Kore’nin nükleer enerji çağını terk edeceğini” ilan etti.
Moon hükümeti, yeni reaktör yapımı planlarını askıya alırken mevcut reaktörlerin faaliyetinin de ilk başta belirlenen çalışma ömrünün ötesinde uzatılmayacağını bildirdi.
2022’de iktidara gelen görevdeki Devlet Başkanı Yoon ise selefinden taban tabana zıt bir tutumu benimseyerek nükleer enerjiyi yeniden merkezi konuma getirdi.
Elektrik üretiminde nükleer enerjinin payı en yüksek olacak
Yoon hükümeti, Ocak ayında yayımladığı 10 Yıllık Elektrik Planı’nda, 2036’ya kadar elektrik üretiminde nükleerin payını yüzde 34,6’ya çıkarma hedefini koydu.
Plan, Moon hükümetinin askıya aldığı, yapım aşamasındaki ve yapımı süren reaktörlerin 2033’e dek faaliyete geçmesini öngörüyor. Ayrıca Moon döneminde yapımı askıya alınan Cheonji Nükleer Santrali için de planlara hız verilmiş durumda.
Kapasiteye yeni ilavelerle ve mevcut kapasitenin kullanımını artırtarak ülkenin nükleer enerjiden elektrik üretiminin 2021’deki 24,7 gigavat seviyesinden 2030’da 28,9 gigavata, 2036’da ise 31,7 gigavata çıkarılması hedefleniyor.
Planlanan vadenin sonunda elektrik üretiminde kömürün payının yüzde 34’ten yüzde 15’in altına düşürülmesi, yenilenebilir enerjinin ise yüzde 7,5’ten yüzde 30’un üzerine çıkarılması da hedefler arasında.
Yurt dışında 80 nükleer reaktörün inşa edilmesi hedefleniyor
Güney Kore, 2000’li yıllardan itibaren yurt dışında da nükleer enerji santralleri ve reaktörler kurmak üzere çalışmalar yürütüyor.
2010’da dönemin Devlet Başkanı Li Myong-bak’ın 2030’a kadar yurt dışında 80 nükleer reaktörün inşa edilmesi hedefini koymuştu. Yoon hükümeti de 2030’a kadar yurt dışına 10 nükleer santral kurmayı planlıyor.
KEPCO, 2009’da BAE’nin başkentti Abu Dabi’nin doğusunda 4 reaktörden oluşacak Barakah Nükleer Santrali’nin yapımı için 20 milyar dolarlık anlaşma imzalamıştı. İlk reaktörü Nisan 2021’de faaliyete geçen santral, Güney Kore’nin yurt dışında inşa ettiği ilk nükleer enerji santrali olmuştu.
“APR-1400” tipi basınçlı su reaktörlerini kullanan Barakah Nükleer Santrali’nin ikinci reaktörü Mart 2022’de, üçüncü reaktörü Şubat 2023’te faaliyete geçti. Dördüncü reaktörün de yapımının tamamlandığı, bu yıl içinde faaliyete geçebileceği bildiriliyor.
Her biri 1400 megavat kapasiteye sahip dört reaktör tamamen faaliyete geçtiğinde ülkenin elektrik talebinin yaklaşık yüzde 25’ini karşılayacak.
Sinop’taki nükleer santral projesine talip
KEPCO, 1 Şubat’ta, Türkiye’nin Sinop şehrinde kurulması planlanan nükleer santralin yapımı için ön teklif verdiğini açıkladı.
Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Cheong Seung-il, ön teklifi sunmak üzere Türkiye’yi ziyaret ederek önceki Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile görüştü.
Cheong, görüşmede, “Güney Kore’nin ve KEPCO’nun nükleer santral kurmadaki kabiliyetlerini anlattığını”, “Türkiye’deki nükleer santral için öngördükleri iş planı, yapım süresi ve yerelleştirme hakkında bilgi verdiğini” aktardı.
Şirket santral için her biri 1400 megavat kapasiteli 4 “APR-1400” tipi reaktörü inşa etmeyi öneriyor. Projenin 40 trilyon wona (yaklaşık 30 milyar dolar) mal olacağı öngörülüyor.
Güney Kore basınındaki haberlerde ilk başta Japon Mitsubishi şirketinin üstlenmesi öngörülen projenin maliyet hesabının, Fukuşima’daki kazanın ardından Japonya’da nükleer santrallere ilişkin güvenlik regülasyonlarının artmasıyla başlangıçta öngörülen maliyetin iki kat aşarak 46,5 milyar dolara kadar çıktığı iddia edildi.
Polonya’da 6 milyar dolarlık proje
KEPCO ayrıca Polonya’da 6 milyar dolarlık Patnov nükleer santral projesi ve Çekya’daki Dukovany nükleer santraline ilave reaktörler inşa etmek için anlaşmaya yakın görünüyor.
Şirket, haziranda Romanya’da bir trityum arıtma tesisi kurmak için 212 milyon dolara anlaşmaya vardı.
Güney Kore ayrıca Mısır’dan Uganda’ya kadar farklı ülkelerin ilk nükleer santrallerini inşa etmek için görüşmeler yürüterek nükleer enerjide yurt dışı yatırımları sürdüreceğinin işaretini veriyor.