İSTANBUL (AA) – Medipol Bahçelievler Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Osman Civil, kansere yol açan poliplerin erken teşhis edilerek çıkarılmasının, kolon kanserini önlediğini bildirdi.
Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Civil, kolonun tüm dünyada kadınlarda ve erkeklerde üçüncü sıklıkta görülen kanser türü olduğunu ve kansere bağlı ölümlerde ikinci sırada yer aldığını belirtti.
– Genellikle 50 yaş üzerinde görülüyor
Her yıl dünyada bir milyona yakın kişinin kolon kanseri sebebiyle veya kanser ilişkili sebeplerden vefat ettiğini kaydeden Civil, kanserin genellikle 50 yaş üzerinde yaşandığını, yapılan son çalışmalarda 40 yaşın altındaki bireylerde de artış gözlemlendiğini vurguladı.
Kolorektal kanserlerin büyük çoğunluğunun, kalın bağırsağın iç yüzüne yerleşmiş polip adı verilen iyi huylu tümörlerden oluştuğunu, geri kalan kısmının kalıtımsal ve ailesel geçişlerden kaynaklandığına değinen Civil, kolon kanserlerinin çoğunun sporadik olarak geliştiğini aktardı.
Civil, sporadik olarak gelişen kolon kanserlerinde değiştirilebilen ve değiştirilemeyen risk faktörlerinin olduğunu belirterek, “Değiştirilebilir risk faktörleri arasında en önemlileri obezite, diyabet ve insülin direnci, fiziksel aktivite yetersizliği, çok fazla kırmızı et veya işlenmiş et tüketimi, sigara ve alkoldür. Değiştirilemeyen risk faktörleri ise yaş, kolorektal polip hikayesi, aile öyküsü, ırk ve cinsiyet, akromegali ve böbrek nakli şeklinde örneklendirebilir.” ifadelerini kullandı.
– “Kolonda saptanan poliplerin kansere dönüşümü 5 ila 15 yıl sürüyor”
Civil, kolon kanserinin teşhis ve tedavisi ile ilgili olarak şunları kaydetti:
“Kolon kanseri ve genel olarak kolorektal kanserler, tarama testleriyle önüne geçebildiğimiz tek kanser türüdür. Kolonda saptanan poliplerin kansere dönüşümü 5 ila 15 yıl sürüyor. Düzenli taramalarda kolonoskopi işlemi esnasında polipleri fark edip çıkarttığımızda, oluşabilecek bir kanseri önceden önlemiş oluyoruz. Kolon kanserinde uygulanan tedavi, hastanın yaşam süresini ve kalitesini artırmaya yöneliktir. Günümüzde kolon kanserlerinde etkin tek tedavi seçeneği, cerrahi tedavidir.
Erken evre kolon kanserlerinde cerrahi tedavi yeterli olmaktadır. Ancak kanser evresi ne olursa olsun tedavi kararının multidisipliner bir konseyde tartışılarak verilmesi gerekmektedir. Teşhis anında kanserin evresine göre, cerrahi tedavi öncesi veya sonrası kemoterapi ve radyoterapi de tedaviye eklenebilir. Bazı vakalarda tümörü çıkarmak yeterli gelmeyebilir. Kanserin yayıldığı alanlarda doku ve organların da alınması gerekebilir veya bu da mümkün olmuyorsa, yalnızca kemoterapi şeklinde tedavi devam edebilir. Son yıllarda gelişen cerrahi beceri, teknoloji ve yeni onkolojik kemoterapi ilaçları sayesinde kolon kanseri tedavisinde ciddi aşamalar kaydedildi.”
Dışkıda kan görülmesi ve dışkının incelmesi, sık tuvalete çıkma, ara ara karın ağrısı, şişkinlik, soluk gözükme, dışkıda mukus, halsizlik, zayıflama, karında kitle hissedilmesi, ishal ve kabızlık gibi şikayetlerin kolon kanseri belirtisi olabileceğini vurgulayan Civil, “45, tarama testlerinin başladığı yaştır. Yılda bir kez gaitada gizli kan testi ve 10 yılda bir kolonoskopi tetkiki tarama için yeterli olacaktır. 45 yaşına gelen her bireyin kolonoskopi yaptırması, kolon kanseri taraması açısından çok önemlidir.” değerlendirmesinde bulundu.