Kauçuk Dergisi Kauçuk Dergisi
ilişkili haberler
DAKAR (AA) – Dakar Yunus Emre Enstitüsünün bir programı vesilesiyle Senegal’in başkenti Dakar’a gelen Malçok, ülkeden ayrılmadan müzik kariyeri ve ney ile ilişkisini AA muhabirine anlattı.
Ney üflemeye lise yıllarında merak saldığını belirten Malçok, ergenliğin getirmiş olduğu bazı sıkıntılardan kaçarak neye sığındığını dile getirdi.
Malçok, “İnsanlar lise yıllarına dönmek ister ama o yıllar benim için biraz zor geçen yıllar oldu . Ergenlik herkes için zor geçer ancak benim bazı özel sebeplerim nedeniyle daha da zordu ama bu zorluklar beni neyle tanıştırdı. Niyazı Mısri’nin ‘Derman arardım derdime, derdim bana derman imiş’ sözü vücut buldu aslında. Çok içine kapanık biriyken ney, kelimelere dökemediklerimin sesi oldu.” dedi.
Yaklaşık 20 yılı aşkındır ney üflediğini belirten Malçok, neyin kendisine hayal dahi edemediği kapıları açtığını ifade etti. Malçok, “Neyle birlikte kendimi buldum, adeta yeniden vücut buldum.” diye konuştu.
Malçok, ney üflerken tarifi zor bir ruh haline büründüğünü dile getirerek “Ney aslında çok yalın ama bir o kadar da karmaşık bir enstrüman. Ney üflerken neler hissettiğimi kelimelere dökemiyorum. Belki de kelimelerle anlatılamadığı için bu kadar güçlü bir his oluşuyor.” ifadelerini kullandı.
Aynı zamanda İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Çalgı Eğitimi Bölümü’nde öğretim görevlisi olan Malçok, birçok sanatçıyla düetler yaptığını söyledi. Malçok, 2016’da çıkardığı “Saklı Nefes” isimli solo albümünün olduğunu kaydetti.
Malçok, albümdeki bir eserin ayrı bir yere sahip olduğunun altını çizerek “Konserlerde dinleyenlerle bir olduğumu hissettiğim ‘Kuşluk Vakti Hikayesi’ adlı bir parçamız var. Doğaçlama bir parça. İsminden de anlaşıldığı üzere kuşluk vakti çıkmış bir doğaçlamaydı. Onu her çaldığımda, kaybettiklerim, kaybettiklerimizi hatırlıyor ve hatıralarına selam yolluyorum.” dedi.
“Kora ile neyi buluşturmayı çok isterim”
Malçok, ilk kez geldiği Afrika kıtasının ruhundan çok etkilendiğini belirterek kıtaya ilişkin zihinlerde oluşturulan algının gerçek olmadığını gördüğünü söyledi.
Afrika’nın kendine has bir enerjisi ve ruhunun olduğunu kaydeden Malçok, bu kıtaya has enstrümanlarla da düet yapmak istediğini vurguladı.
Malçok, “Özellikle kora çok ilgimi çekti. Koranın da ruhani bir yanı olduğunu biliyorum. Ney enstrümanı gibi kelimeler olmadan konuşan, her dinleyene başka bir hikaye anlatan büyülü bir enstrüman. Ney ile kora, ses sahası olarak da birbirine oldukça uyumlu. Bir kora üstadıyla ney üflemeyi, kora ile neyi buluşturmayı çok isterim.” ifadelerini kullandı.
Muhabir: Fatma Esma Arslan
