Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yapılan derlemeye göre, Türkiye’nin nüfusu hızla yaşlanıyor. 65 yaş ve üzeri nüfus, 2023’te 8 milyon 722 bin 806 kişi oldu. Geçen yıl yaşlı nüfusunun 3 milyon 880 bin 356’sının erkek, 4 milyon 842 bin 450’sinin kadın olduğu görüldü.
Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı, 1935’te yüzde 3,9, 1950 yılında yüzde 3,3, 1970 yılında yüzde 4,4, 2000 yılında yüzde 5,7 olarak hesaplandı. Söz konusu oran, 2010 yılında yüzde 7,2’ye çıkarken bu tarihten itibaren de yükselişini sürdürdü. 2020’de yüzde 9,5 seviyesine yükselen bu oran, geçen yıl yüzde 10,2’ye çıktı ve böylece Cumhuriyet tarihinde ilk kez çift haneyi gördü.
Yaşlı nüfus açısından iller kıyaslandığında geçen yıl İstanbul, 1 milyon 238 bin 899 kişi ile ilk sırada yer aldı. İstanbul’daki yaşlı nüfusun 707 bin 114’ünü kadınlar, 531 bin 785’ini erkekler oluşturdu. Bu ili, 576 bin 209 yaşlıyla Ankara, 573 bin 856 kişiyle de İzmir izledi.
Yaşlı nüfusun en az olduğu iller ise 10 bin 365 ile Bayburt, 11 bin 564 ile Hakkari ve 12 bin 341 ile Kilis olarak kayıtlara geçti.
İstanbul’un yaşlı nüfusu, diğer illerin toplam nüfusları ile karşılaştırıldığında birçok ili geride bıraktı. İstanbul’un yaşlı nüfusu, aralarında Denizli, Sakarya, Muğla, Eskişehir, Malatya, Tekirdağ ve Aydın’ın da bulunduğu 65 ilin genel nüfusunu geride bıraktığı görüldü.
Türkiye’nin ortanca yaşı da yükseliyor
Nüfusun yaş yapısının yorumlanmasında kullanılan önemli göstergelerden biri olan ve yenidoğan bebekten en yaşlıya kadar nüfusu oluşturan kişilerin yaşları küçükten büyüğe doğru sıralandığında ortada kalan kişinin yaşını gösteren “ortanca yaş” 2013’te 30,4 iken, geçen yıl 34’e yükseldi.
Sinop’un 42,8 ile en yüksek ortanca yaş değerine sahip il olduğu görüldü. Bu ili, 42,4 ile Giresun ve Kastamonu izledi. 21,2 ile Şanlıurfa en düşük ortanca yaşa sahip il olurken, ortanca yaşın Şırnak’ta 22,7, Ağrı’da 24 olduğu belirlendi.
Bağımlı yaşlı nüfus arttı
Çalışma çağındaki birey başına düşen çocuk ve yaşlı birey sayısını gösteren toplam yaş bağımlılık oranı, 2022 yılında yüzde 46,8 iken 2023 yılında yüzde 46,3’e düştü.
Çalışma çağındaki birey başına düşen çocuk sayısını ifade eden çocuk bağımlılık oranı, yüzde 32,3’ten, yüzde 31,4’e gerilerken, çalışma çağındaki birey başına düşen yaşlı birey sayısını ölçen yaşlı bağımlılık oranı ise yüzde 14,5’ten yüzde 15’e yükseldi.
Diğer bir ifadeyle, Türkiye’de 2023 yılında, çalışma çağındaki her 100 kişi, 31,4 çocuğa ve 15 yaşlıya bakmaktadır.