Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu Bloomberg HT’nin sorularını yanıtladı.
Uraloğlu, coğrafyamızın bulunduğu konum itibari ile önemli bir ticaret noktası olduğunun altını çizerek, mevcut projeler ve gelişmelere hakkında bilgiler verdi.
“Kalkınma yolu çalışmalarına ilişkin Irak’la görüşmelerimiz devam ediyor”
Türkiye’nin dünyadaki ticaret merkezlerinin orta noktasında bulunduğunu ve ticaret yollarının gelişmesi için projeler yürüttüklerini söyleyen Uraloğlunun konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
Uluslararası ticaret koridorlar hakkında bilgi veren Bakan Uraloğlu, “Dünya haritasına baktığımız zaman Türkiye’nin durduğu nokta tam bir kesişme noktasıdır. Merkez noktası konumunda dolayısıyla tüm ticaret yolları üzerinde önemli bir merkezdeyiz. Genel bakacak olursak biz orta koridorda bulunuyoruz. Kuzey ve Güney koridor var bizde orta koridorda bulunuyoruz. Bunu destekleyecek olan koridorlar var ya da bu koridorun içerisinde alternatif olabilecek koridorlar var. Bu Doğu-Batı yönünde uzanan bu koridorları Kuzey-Güney ile de beslemeliyiz. Biz orta koridordayız, karayolu trenle çıkan bir yük Londra’ya kadar aktarmasız bir şekilde sadece Hazar geçişi hariç Hazar da bir aktarma söz konusu aktarmasız gitmesi söz konusu… Kuzey koridor malum onla ilgili tam bir tespit yapacak olursak malum Ukrayna Savaşı nedeniyle bazı sıkıntılar var yine iklim anlamında biraz sıkıntılar var. Güneye indiğinizde Güney koridorunda daha çok deniz yolunun kullanıldığı ve sürelerin daha uzun olduğu bir güzergahtan bahsediyoruz. Onun için orta koridoru güçlendirmek istiyoruz. Tabii burada zaman zaman hatlarda bakım onarım çalışmaları oluyor. Kapasitelerinin artırılması gerekiyor onun için alternatif güzergahları da mutlaka desteklememiz gerekir. Hemen şu noktada bulunan Zengezur koridoru bizim için kıymetli mesele şu anda 5-6 aydır Bakü-Tiflis, Kars’ta Gürcistan sınırlarında bir bakım onarım çalışması yürütülüyor ve fiili olarak kapalı yıl sonunda inşallah açılacak” dedi.
“IMEC koridoru tamamen reaksiyonel bir yaklaşım”
Alternatif güzergahlardan da bahseden Uraloğlu, konuşmasına şöyle devam etti: “Alternatiflerin olmasını da fayda var onun için önemsiyoruz. Ermenistan topraklarından geçebilecek, geçtiğimiz günlerde Ermenistan Başbakanı Paşinyan‘ın bu yönde açıklamaları var kendi paylaşımları var dolayısıyla koridora devam edeceğiz. Türkiye sınırlarındaki kesiminin ihalesini de yaptık hızlıca yürümüş olacağız. IMEC koridorundan bahsetmek istiyorum bu tamamen reaksiyonel bir yaklaşımla altı doldurulmadan ortaya atılmış bu koridordur. Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği yaklaşım “Türkiye’siz olmaz” Hindistan’dan Çin’den çıkan yükleri getireceksiniz. Arap Yarımadası’nda karaya çıkaracaksınız, trenle geleceksiniz 4 gümrükten geçeceksiniz ve havalimanından tekrar denize inip sonra Avrupa’da tekrar karaya çıkarak. Yani dört sefer bir değişim sağlamış olacaksınız ve bunun altında şu an için hiçbir şey yok. Proje hala siyasi olarak kullanılabilecek düzeyde tutuluyor. Tamamen gündemden kalkmadı ama ben hep anlatıyorum bizim kamyon şoförlerimiz en ekonomik yakıtın neresi olduğunu o kadar iyi bilirler ki, nerede paralı yola girmeleri gerekir, nerede devlet yolundan gitmeleri gerekir, bu bir hesap işidir o kadar pratik yaparlar ki bunu süreden tut da aktarmaya kadar çok yakın bir gelecekte gözükmüyor. İlerleyen zamanda olabilir mi o da değerlendirilecektir ama altında işin açıkçası gerçekten bu anlamda çok ciddi bir şey olmadığını söyleyebilirim. diğer taraftan Kalkınma korudoru yoluyla ilgili Zengezur koridoru 43 kilometrelik kesim Ermenistan topraklarından geçmesini öngörüyoruz. Nahçıvan‘da bir hat var iyileştirilmesini, Azerbaycan tarafı yakın zamanda başlayacak ve bizim tarafta da yaklaşık 224 kilometrelik bir hat var bu hattına Zengezur koridorunu bağlanmış olacağız. Bizim ortak koridor Zengezur koridoru burada artık ülkeler mesela İran’ın kuzeye doğru bir Rusya tarafına doğru bir koridor çalıştığını biliyoruz. Kalkınma yolu Irak’ın Havalimanı’ndan başlayıp, 2025 yılında işletmeye açılacak,1200 kilometrelik hem demiryolu hem de karayoluyla beraber bizim köy sınır kapımız gelip oradan da Türkiye’den biraz önce bahsettiğimiz koridorun devamı şeklinde bütün Avrupa’ya eğer gerekirse Akdeniz’e Karadeniz limanları da bu yüklerin indirilmesi söz konusu olacak. Irak hükümeti ile konuşuyoruz, geçtiğimiz aylarda ziyaret olmuştu. Yakın zamanda dörtlü bir Bakanlar Zirvesi yapmayı planlıyoruz. Katar ve BAE’nin de katılacağı teknik düzeyde görüşüyoruz ama malum bu Filistin’deki konu bu tür gelişmeleri de bazen öteleyebiliyor”
“Marmaray’dan günlük 650-700 bin kişi seyahat ediyor,bakıma ihtiyacı var”
Uraloğlu, “Marmaray’da çok yoğun seyahat olduğu için bir bakım yapılması lazım her gün düzenli bakım yapılması lazım hem bunun için hem de yük trenlerinin geçişi için gece 12-1’den sonra seferleri durduruyoruz. Hem yük treni geçiriyoruz hem de bakımı yapıyoruz bu bizim için zor bir konu işletme noktasında. Alternatif olarak Gebze- Yavuz Sultan Selim köprüsünden Çatalca‘ya kadar giden bir güzergah 120 km civarında yaklaşık bunun zaten birinci adımını yapmıştık. Yavuz Sultan Selim köprüsünde çift hattı geçebilecek hattı hazır hale getirmiştik projesi bitti fizibilitesini yaptık yatırım programını aldık ve dış krediyle ihalesini yapmayı planlıyoruz. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden yük transferi için çalışmalara yıl sonuna doğru netleşecek” diye ekledi.
“Starlink görüşmeleri devam ediyor, güvenlik konusunda ilişkin taleplerimizi taraflara ilettik”
Starlink görüşmeleri devam ettiğini söyleyen Uraloğlu, “Kısa zamanda bir yatırım bekliyor muyuz Türkiye bu konularla ilgili şu andaki uydularımız dünyadaki bütün uydular da klasik dediğimiz uydular 40.000-45.000 km atmosfer seviyesinde onlardan tamamen yer istasyonları ile sağlanan bir internet ve iletişim imkanı var. Şimdi Sterlink’in ve Avrupa’daki Avrupa Birliği’nin genel anlamı oluşturduğu bir şirket üzerinde alçak yörünge uyduları artık çok ciddi şekilde… Bunlar 1000-1500 km yukarıda ve şu andaki uydu büyüklüğü işte bir katlı bir bina gibi bir büyüklük düşünürseniz alçak ürün koydular şu oturduğumuz koltuklar büyüklüğünde dolayısıyla hani buradaki o bizim normal uydularımız da yer istasyonlarından sağlanan iletişim bu alçak yörünge uydularıyla yer istasyonlarında değil doğrudan kullanıcının alacağı bir anten vasıtasıyla doğrudan erişim sağlanabilecek bu noktada Türkiye olarak garantiye almak istediğimiz emniyet almak istediğimiz bazı konular var bu konuları biz görüştük görüşmeye devam ediyoruz. Türkiye’deki temsilcileri ile toplantılar yaptık yani bu anlamda da süreç devam ediyor. Bu güvenlik garantilerini aldıktan sonra orda da mesafe alacağız diye biz bu teknolojinin dışında kalmak istemiyoruz doğru adımlarla ilerle ama görüşmeler kesilmedi, sürekli sürdürüyoruz” dedi.
“Deprem sonrası baz istasyonlarını hızlıca yerine koyduk”
Uraloğlu konuşmasına şöyle devam etti:
“TÜRKSAT 6A uydusunun gelecek yıl Mart ayı içerisinde teslimini planlıyoruz. Ülkemizdeki 50 havalimanı, yeşil havalimanı sertifikasına sahip bunun sayısını artırmayı hedefliyoruz. 14 bin km demiryolu hattımız bulunuyor ancak bunu 28 bin km’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Ankara ile Karadeniz’i hızlı trenle buluşturacak hızlı tren hattının planlama çalışmaları devam ediyor. Ankara- İstanbul süper hızlı tren projesi seyahat süresinin 80 dakikaya inmesini sağlayacak. Deprem sonrası baz istasyonlarını hızlıca yerine koyduk. Her operatörün afet durumlarında diğer operatörlere kapasite aktarımı yapmasını sağlamak istiyoruz. 25 farklı lokasyonda 5G teknolojisi denemelerini başlattık. 5G konusunda yerli firmaların yüzde 50’den fazla olması için çalışıyoruz. Akıllı yolları tesis edip elektrikli araçlar ile entegrasyonu sağlamalıyız. Sabiha Gökçen’in ikinci pistinin açılışı önümüzdeki günlerde yapılacak. 3 yeni havalimanı projemizin yapımı devam ediyor. Demiryollarında özerkleştirme ile rekabetçi bir ortam hazırlamak istiyoruz. İstanbul’da devam eden 5 farklı demiryolu projemiz var”