İSTANBLU (AA) – Bayındır Söğütözü Hastanesi ve Bayındır Kavaklıdere Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Turgut Var, erken yaşta adet görmek, çok fazla ve sık adet kanaması, doğum sayısının az olması, sigara, kafein, alkol kullanımı, rahimdeki yapısal anormallikler endometriozisin gelişmesindeki etkili faktörlerden olduğunu bildirdi.
Bayındır Sağlık Grubu'ndan yapılan açıklamaya göre, endometriozis diğer adıyla “çikolata kisti”, rahim iç zarının rahim dışında bir yerde bulunması olarak tanımlanıyor. Tüm dünyada ise 176 milyon kadının endometriozis hastası olduğu bildiriliyor.
Endometriozis olan kişide dismenore (sancılı adet ağrısı), kronik pelvik ağrı, sırt ağrısı, yorgunluk, halsizlik, bulantı ve kusma, düzensiz adet kanaması, idrar yaparken yanma, acı ve kan gelmesi, büyük tuvalet yaparken ağrı ve kanama, ağrılı cinsel ilişki şikayetleri olabiliyor.
Ağrı için laparoskopi yapılan adölesanların (ergenlerin) yüzde 62'sinde, tıbbi tedaviye cevapsız ağrısı olanların yüzde 75'inde, şiddetli adet sancısı olanların yüzde 70'inde endometriozis olduğu aktarılıyor.
Açıklamada konuya ilişkin değerlendirmesine yer verilen Bayındır Söğütözü Hastanesi ve Bayındır Kavaklıdere Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Turgut Var, endometriozis olan kadınların yüzde 50'sinde hiç şikayet olmadığını belirterek, “Sık sık yorgun ve enerjiniz tükenmiş hissediyorsanız, adet ağrınız yoğunsa, adetleriniz düzensizse, adet harici lekelenme veya kanamanız oluyorsa, adet dışında karın ağrınız oluyorsa ve bu rahatsızlıklardan en az iki tanesine sahipseniz endometriozis olma ihtimaliniz daha yüksek. Uzun süre devam eden veya ara ara olan kasık ağrısı, sancılı adet ağrısı, idrar yaparken ve dışkılamada ağrı, acile başvuracak kadar kadar şiddetli ağrı, ilişkide ağrı, bebek sahibi olmada güçlük, kanama düzensizliği, yorgunluk, gaz hissi, kabızlık, ishal gibi rahatsızlıklar endometriozisin en belirgin belirtileri arasında yer alıyor.” ifadelerini kullandı.
– “Endometriozis, ilaçlar veya cerrahi ile tedavi ediliyor”
Birinci derece aile yakınlarında endometriozis varlığının riski artırdığını aktaran Var, şunları kaydetti:
“Erken yaşta adet görmek, çok fazla ve sık adet kanaması, doğum sayısının az olması sigara, kafein, alkol kullanımı, rahimdeki yapısal anormallikler endometriozisin gelişmesinde diğer etkili faktörlerdir. Her yaşta görülebilen endometriozis, en sık üreme çağındaki kadınlarda gelişmekte. Endometriozis nedeniyle gebe kalmada zorluk yaşanabileceği ise unutulmamalı. Ayrıca 11-18 yaş arasındaki adölesanlarda ve menopoz sonrasında da endometriozis görülebilmektedir. Endometriozisde tanı, ultrason, MR görüntüleme ve laporoskopi ile konuluyor. Düzenli kadın doğum kontrolleri oldukça önem taşıyor. Farkındalık varsa tanı daha kolay ve hızlı konulabiliyor. Endometriozis, ilaçlar veya cerrahi ile tedavi ediliyor. İlaçla tedaviye cevap vermeyen, şiddetli ağrısı olan, jinekolojik organlara komşu organlarda hastalığa bağlı tutulumu olan hastalarda cerrahi tedavi düşünülebiliyor.”