Kauçuk Dergisi Kauçuk Dergisi
ilişkili haberler
İSTANBUL (AA) – BİRİZ ÖZBAKIR – Çevre bilinci aşılamak ve bu alanda farkındalık kazandırmak istediği çocuklara doğada müzik eğitimi veren Demirciköy Tabiat Mektepleri Koordinatörü Eda Ersöz, “Doğada vakit geçirince çocuklar bambaşka bir ruh haline bürünüyorlar ve o ruh haliyle de çevre bilinci oturuyor.” dedi.
Mersin'de doğup büyüyen Ersöz, üniversitede müzik öğretmenliği bölümünü tamamladıktan sonra Eskişehir Yeşiltepe İlkokulu'nda görev yaptı. Ardından İstanbul Rumeli Kavağı Güney Kıldıran İlköğretim Okulu ve Sarıyer Ortaokulu'nda eğitim veren Ersöz, bu okullarda çalıştığı süre boyunca müzik derslerini açık havada ve doğada işledi.
Çocukların tabiatı tanıma ve koruma bilinci geliştirebilecekleri ve disiplinler arası birebir yaşam deneyimi kazanacakları, duvarları olmayan açık hava okulları olarak nitelendirilen Tabiat Mekteplerinin Sarıyer Demirciköy'de bulunan yerleşkesinde 2022'den beri koordinatör ve müzik öğretmeni olarak görev yapan Ersöz, çocuklara doğa sevgisini müzik aracılığıyla aşılıyor.
AA muhabirine konuşan Ersöz, İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı İstanbul Tabiat Mekteplerinin Çatalca, Silivri ve Sarıyer olmak üzere 3 ilçede bulunduğunu, okulların randevu sistemiyle her kademeden öğrenciyi kabul ettiğini ve her gün farklı bir okulun öğrencileriyle doğada müzik etkinlikleri yaptıklarını söyledi.
Müzik atölyesine ilk olarak çocukların doğa ve sesler arasındaki bağlantıyı hissetmelerini sağlayarak başladıklarını belirten Ersöz, şöyle devam etti:
“Doğanın tınısını nasıl hissederiz diye düşünüyoruz. Gözümüzü kapatıyoruz, rüzgarın, kuşların, eğer varsa yağmurun sesini dinleyerek devam ediyoruz ve doğadaki bütün sesleri tanıyoruz. Daha sonra çocuklara ilk insanlardan bahsediyorum. Diyorum ki, 'Çocuklar ilk insanlar iki tane hayvan kemiğini alıyorlar ve birbirine vurarak ritmi buluyorlar. Peki bunu nasıl keşfediyorlar? Aynı bizim yaptığımız gibi doğadaki sesleri dinleyerek ve üstüne kendi sesleriyle eşlik ederek. Daha sonra yay gibi bir ağaç dalına, at kılını bağlıyorlar ve ilk gitarı buluyorlar. Bu iki yayı birbirine vurarak kemanı buluyorlar. Geniş ağaç kütüklerine hayvan derisini gerdikleri zaman ses çıktığını fark ediyorlar ve ağaç kemikleriyle buna vurarak ilk davulu buluyorlar.' Yani her şey doğadan geliyor. Her ses, her enstrüman.”
– Evde kullanılmayan aletler enstrümana dönüşüyor
Müzik atölyelerindeki etkinlikleri geri dönüşüm, ileri dönüşüm, sürdürülebilirlik ve sıfır atık gibi kavramları çocukların algılamalarını sağlayacak şekilde tasarladıklarını anlatan Ersöz, özellikle geri dönüşüm ve sürdürülebilirliğe örnek olması için müzik duvarı projesini hayata geçirdiklerini aktardı.
Ersöz, müzik duvarı uygulaması hakkında şu bilgileri paylaştı:
“Çocuklarımıza evde kullanmadığımız kepçelerin, tavaların ve kevgirlerin bir müzik aletine veya bambuların boy boy kesildiği zaman bir ksilofona dönüşebileceğini gösterdik. Vurdukları zaman, 'Gerçekten ses çıkıyor öğretmenim, bu çok ilginç, evde hemen denemem lazım.' diyen çocuklarım oldu. Uzun borulardan geri dönüşüm örnekleri yaptık. Evdeki tencere kapaklarını bateri haline getirdik, çocuklar ondan büyük keyif alıyorlar. Her ne kadar orijinal bateri sesi çıkmasa da o tencere tavaların sesi onlar için çok keyifli oluyor.”
Doğadaki her materyalle müzik yapılabileceğini çocuklara öğretmeyi amaçladığını dile getiren Ersöz, “Çocuklar taşı birbirine vurarak ritim tutmayı öğreniyorlar. Yani doğada müzik yapmayı, doğayla birleşmeyi, doğada bir bütün olmayı öğreniyor.” dedi.
– “Çocukları müzikle bilinçlendirmek çok faydalı oluyor”
Ersöz, açık havada müzik eğitiminin yanı sıra ağaç evde de çeşitli etkinlikler düzenlediklerini, hobi bahçelerinde sebze ve meyve yetiştirdiklerini, evdeki organik atıkları çöpe atmak yerine kompost yaptıklarını ve çocukların, atığın bir değere dönüştürülme sürecini gördüklerini bildirdi.
Atölyelerde çocuklarla çevre ve doğayla ilgili şarkılar söylediklerinin altını çizen Ersöz, müziğin psikolojiden eğitime kadar her alanda kullanılabildiğini ve çocukları çevre konusunda müzikle bilinçlendirmenin doğayı korumak açısından çok faydalı olduğunu ifade etti.
Ersöz, “Bu yüzden doğada şarkı söyleyince, doğada vakit geçirince çocuklar bambaşka bir ruh haline bürünüyorlar ve o ruh haliyle de çevre bilinci oturuyor. Çevreyi temiz tutmak, ağaçları korumak, piknik yaparlarsa çöplerini asla bırakmamaktan tutun da ailelerini uyarmaya kadar inanılmaz bilinçli hale geliyorlar.” diye konuştu.
– Çocukların gözünden Tabiat Mektepleri
Demirciköy Tabiat Mekteplerindeki etkinliklere katılan Kırımlı Aslanbey İlkokulu öğrencisi Hira Naz Demir, burada müzik ve oyunlarla doğanın faydalarıyla ilgili önemli bilgiler edindiğini söyledi.
Öğrencilerden Hira Nur Ceylan, en çok müzik duvarındaki tencere ve tavalarla müzik yapmaktan keyif aldığını belirterek, “Müzikler yaptık, çok güzeldi. Şarkılar söyledik. Doğa çok güzel, kuşların sesleri var. Burayı çok seviyorum.” dedi.
Ağaç kovuklarından ve eski tencere kapaklarından yapılan bateriye çok şaşırdığını anlatan öğrenci Ecem Nur Demirci ise “Doğa ve müzik aletleriyle ilgili şeyler öğrendik, güzeldi. Herkesin gelmesini tavsiye ederim.” ifadelerini kullandı.
