Anasayfa / Plastik / “Plastik, teflon tavalardan daha riskli”

“Plastik, teflon tavalardan daha riskli”

Mutfaklarda kullanılan malzemeler insan sağlığını tehlikeye sokabiliyor. Hemen hemen her evde bulunan teflon tavaların olumsuz etkileri tekrar gündeme gelmişken plastiğe dikkat çeken Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Meral Günaldı, “Teflonun kanserojen olmasıyla ilgili kanıtlanmış bir çalışma yok ancak teflon kullanımı kanser riskini arttırabilir. Plastiklerin kanserojen olduğu kanıtlanmıştır, asıl bunun kullanımını azaltmak gerekiyor” dedi.

Günlük hayatımızda kullandığımız bazı malzemeler hastalıklara davetiye çıkarıyor. Teflon tavaların kanser riskini artırdığına dair iddialar hakkında açıklamalarda bulunan ve vatandaşlara uyarılarda bulunan İAÜ VM Medical Park Florya Hastanesi’nden Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Meral Günaldı, “Teflonun kimyasal ismi politetrafloraetilendir. Teflonun özellikle mutfak eşyalarında kullanıldığı bilinir ama bunun yanı sıra kumaşlarda, ameliyat aletlerinde de görebiliyoruz. Teflon için çok fazla algı var. Kansere neden olan maddelere biz kanserojen maddeler diyoruz. Bunun üzerinde bir süre sonra risk faktörü varsa bazı çalışmalar yapılır. Tıpta böyle bir şey söylemek için öncelikle kanıtlanması gerekir. Teflonla alakalı günümüze kadar yapılmış kesin kanıt yoktur” diye konuştu.

Yapılan hayvan deneyleri hakkında bilgilendiren Doç. Dr. Günaldı, “Çok yüksek dozda teflona maruz bırakılmış hayvanlarda karaciğer kanseri, testis tümörü, meme kanseri, pankreas kanserinin görüldüğü ortaya konmuş. Bunlar hayvan deneyleri için geçerli. İnsanlarda henüz böyle bir çalışma yok” ifadelerini kullandı.

Geriye dönük çalışmalara bakıldığında bazı teflon maddelerine maruz kalarak çalışan kişilerde testis tümöründe riskin arttığının görüldüğüne vurgu yapan Doç. Dr. Günaldı, “Ancak yine de kesin bir kanıt yok. Muhtemel bir risk faktörü kapsamında ele alınabilir. Bu nedenle ‘Teflon tavalar ya da tencereler kanser yapar’ gibi iddialı bir cümle kurmak kolay değil. Elimizde böyle bir kanıt yok ama riski arttırıcı bir neden olarak ele alabiliriz. Maruziyeti azaltmak mantıklı olabilir” diye konuştu.

Bozulmuş olan pek çok kimyasal maddenin dönüşerek bazı hastalıklara yol açabileceğinin varsayımlar arasında yer aldığını belirten Doç. Dr. Meral Günaldı, “Bozulmuş maddelerin kullanılmaması gerekir. Sadece mutfakta değil, fabrikalarda da bu tür maddelere maruz kalarak çalışan kişilerde birtakım kanser türlerinin görülebildiğini biliyoruz” dedi.

Kimyasal içeren, doğal olmayan maddelerin kullanımını önermediğini belirten Doç. Dr. Günaldı, “Kanserin nedenlerine baktığımızda sigara en önemlisidir. Alkol, 8 kanserden en az birinin nedenidir. Beslenme bozukluğu, özellikle de obezite riskini artırmaktadır. Fiziksel aktivitenin az yapılmış olması, sebze meyvenin az tüketiliyor olması Dünya Sağlık Örgütü tarafından da kabul edilmiş faktörlerdir. Plastikler de kansere etkilidir ve mümkün olduğunda tüketimini azaltmak gerekir. Katkı maddeli içecekler de hem hormonal bozukluklara hem de kansere yol açma riski taşır. Gelecek dönemde bunların ne getireceğini bilmiyoruz. Sadece kimyasal maddeler değil, viral enfeksiyonlar da buna neden olmaktadır. Çevre kirliliğinde en önemli etken faktör plastik maddelerdir. Bunlar doğada yüzyıllar boyunca kalarak yok olmayarak canlıların, bitkilerin, hayvanların da maruziyeti sonrasında çevre kirliliğine de neden olmaktadır” ifadelerini kullandı.

Diğer Haber

Kaynaştırma eğitiminde öğrenci sayısı artıyor

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "2020 yılında 318 bin 327 öğrenci, eğitimini kaynaştırma ve bütünleştirme yoluyla sürdürürken 2024 yılında bu sayı 375 bin 653'tür." dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir